I Come From Money !
Backstage'den podyumda bir Ford Mustang GT çıkıyor.
Aman Tanrım!
Ted DiBiase arabayla ringe kadar geliyor.
Kemerini de yanına almayı ihmal etmemiş tabii.
Deri ceketini çıkarıp JR'ın yanına gidiyor.
Bazı taraftarlar ceketi almaya çalışıyor ama görevliler izin vermiyor.
Spiker masasından bir sandalye çekip ayak ayak üstüne atıyor.
Konuşmaya başlıyor :
Paranın gücü bu işte! Bol parayla aldığım şeyler sizi, o cisimlere çekiyor. Deri ceketimde de görmüş olduğunuz gibi, hepiniz ceketimin üstüne atladınız. O benim! Ah. Ben bile etkiye kapıldım. Ama, ben buraya ceket muhabbetine gelmedim. Sizinle cappucino için sohbet de edemem. Burada önemli şeyler söyleceğim. Şu an, burada benim sözüm geçer. JR ve Cole'e bakar. Umarım anlamışsınızdır.
Gördüğünüz üzere bu kemer Million Dollar Title’ı havaya kaldırır. babamdan bana yadigâr kaldı. Bu kemerden başka kemer alamayacağımı düşünenler de var tabii. Ama öyle düşünenlere, MITB’i kazanınca para vermeyeceğim. Bana destek olan fanlarıma para vereceğim. Boool bol para. Bende paradan bol ne var ? Ben rahat jakuzimde banyo yaparken su kullanmıyorum, para kullanıyorum. 100 $’ları filan kullanıyorum. Suyu kullanmak boşa israf oluyor. Aynı şekilde tuvalet kağıtlarım da 5-10-20-50-100 $’lardan oluşuyor. Ağaçları kesip kağıt yapmaya ne gerek var ? Ama.. Ama siz fakirler yüzünden kaynaklarımız tükeniyor. Gün gelecek, kemer koleksiyonum olacak, fanlarım artacak, işte o zaman param kim bilir kaç kat artacak. O zaman, herkese bağış yapacağım. “Dünyayı yaşatan adam” olacağım. Uh. Konuyu nereye getirmişim.
Şu anda buraya GM’e dert yanmaya geldim. O gizli GM beni duyuyorsa dinlesin. Eğer, beni maçlara çıkartmayacaksan GM, maaşını keseceğim, parasız pulsuz kalacaksın. Çabuk! RAW’da bir maç istiyorum. Aksi takdirde, kimliğini açıklarım. RAW reyting kaybeder ve şöhretini kaybedersin. SD GM gibi, sadece sıradan bir GM olursun.. Vay canına! Kimler varmış kimler..
Alberto’yu görüyoruz şu anda konuşurken. Ahah! Merdivene bile çıkamıyor. Annen ile baban sanırım seni Fransız mürebbiyeler gibi yetiştirmiş. Hayatın boyunca parka gitmemiş, salıncakta sallanmamış, kaydıraktan kaymamışsındır da sen. Ne yazık! Üstün kirlenecek Alberto! O şalı ne için yanında taşıyorsun ? Gay gibi gözükmek için mi yoksa bütün servetini harcayıp aldığın elbisenin üzerindeki tozları temizlemek için mi ?
Alberto, bir şey soracağım sana.. Neden SmackDown GM oldun ? Maçlara çıkmamak için mi ? RAW MITB’de ezilince giysilerinin kirlenmemesi için mi ? Sözlerinin hepsinin fos çıkacağı için mi ? Hah. Bu arada kendine Future Mr. MITB diyordun değil mi ? Bence ünvanın biraz eksik. Yerini belirtmemişsin. Future Mr. MITB at Mars! Anca Mars’tayken alabilirsin sen bu çantayı.
Ted DiBiase, ringden aşağıya inerek bir çanta getirir.
Vay canına! Çok ağır. Alberto, bu çantayı sana vermek istiyorum. Bu sadece çantanın bir kopyası. İçine biraz para koydum. Yeni bir takım elbise almalısın. Ayrıca yeni bir toz bezi al.
Ve. Money in the Bank’i unut. Çünkü artık SD GM’sin. Olmadan önce de unutman gerekti. Ancak çok heveslisin. Tipik Meksikalı işte. Ancak konum ırkçılık değil. Milliyetçilik değil. Biz buraya RAW Money in the Bank’ini konuşmaya geldik. Amaaan! Niye konuşuyoruz ki ? Ted DiBiase varken ne gerek var bu tür muhabbetlere.
MY DESTINY.. MY DESTINY.. NOT YOUR DESTINY ALBERTO. IT’S MY DESTINY!
Ted, ringe girer. Turnbuckle’lardan birinin üzerine çıkar ve oturarak düşüncelere dalar..
Backstage'den podyumda bir Ford Mustang GT çıkıyor.
Aman Tanrım!
Ted DiBiase arabayla ringe kadar geliyor.
Kemerini de yanına almayı ihmal etmemiş tabii.
Deri ceketini çıkarıp JR'ın yanına gidiyor.
Bazı taraftarlar ceketi almaya çalışıyor ama görevliler izin vermiyor.
Spiker masasından bir sandalye çekip ayak ayak üstüne atıyor.
Konuşmaya başlıyor :
Paranın gücü bu işte! Bol parayla aldığım şeyler sizi, o cisimlere çekiyor. Deri ceketimde de görmüş olduğunuz gibi, hepiniz ceketimin üstüne atladınız. O benim! Ah. Ben bile etkiye kapıldım. Ama, ben buraya ceket muhabbetine gelmedim. Sizinle cappucino için sohbet de edemem. Burada önemli şeyler söyleceğim. Şu an, burada benim sözüm geçer. JR ve Cole'e bakar. Umarım anlamışsınızdır.
Gördüğünüz üzere bu kemer Million Dollar Title’ı havaya kaldırır. babamdan bana yadigâr kaldı. Bu kemerden başka kemer alamayacağımı düşünenler de var tabii. Ama öyle düşünenlere, MITB’i kazanınca para vermeyeceğim. Bana destek olan fanlarıma para vereceğim. Boool bol para. Bende paradan bol ne var ? Ben rahat jakuzimde banyo yaparken su kullanmıyorum, para kullanıyorum. 100 $’ları filan kullanıyorum. Suyu kullanmak boşa israf oluyor. Aynı şekilde tuvalet kağıtlarım da 5-10-20-50-100 $’lardan oluşuyor. Ağaçları kesip kağıt yapmaya ne gerek var ? Ama.. Ama siz fakirler yüzünden kaynaklarımız tükeniyor. Gün gelecek, kemer koleksiyonum olacak, fanlarım artacak, işte o zaman param kim bilir kaç kat artacak. O zaman, herkese bağış yapacağım. “Dünyayı yaşatan adam” olacağım. Uh. Konuyu nereye getirmişim.
Şu anda buraya GM’e dert yanmaya geldim. O gizli GM beni duyuyorsa dinlesin. Eğer, beni maçlara çıkartmayacaksan GM, maaşını keseceğim, parasız pulsuz kalacaksın. Çabuk! RAW’da bir maç istiyorum. Aksi takdirde, kimliğini açıklarım. RAW reyting kaybeder ve şöhretini kaybedersin. SD GM gibi, sadece sıradan bir GM olursun.. Vay canına! Kimler varmış kimler..
Alberto’yu görüyoruz şu anda konuşurken. Ahah! Merdivene bile çıkamıyor. Annen ile baban sanırım seni Fransız mürebbiyeler gibi yetiştirmiş. Hayatın boyunca parka gitmemiş, salıncakta sallanmamış, kaydıraktan kaymamışsındır da sen. Ne yazık! Üstün kirlenecek Alberto! O şalı ne için yanında taşıyorsun ? Gay gibi gözükmek için mi yoksa bütün servetini harcayıp aldığın elbisenin üzerindeki tozları temizlemek için mi ?
Alberto, bir şey soracağım sana.. Neden SmackDown GM oldun ? Maçlara çıkmamak için mi ? RAW MITB’de ezilince giysilerinin kirlenmemesi için mi ? Sözlerinin hepsinin fos çıkacağı için mi ? Hah. Bu arada kendine Future Mr. MITB diyordun değil mi ? Bence ünvanın biraz eksik. Yerini belirtmemişsin. Future Mr. MITB at Mars! Anca Mars’tayken alabilirsin sen bu çantayı.
Ted DiBiase, ringden aşağıya inerek bir çanta getirir.
Vay canına! Çok ağır. Alberto, bu çantayı sana vermek istiyorum. Bu sadece çantanın bir kopyası. İçine biraz para koydum. Yeni bir takım elbise almalısın. Ayrıca yeni bir toz bezi al.
Ve. Money in the Bank’i unut. Çünkü artık SD GM’sin. Olmadan önce de unutman gerekti. Ancak çok heveslisin. Tipik Meksikalı işte. Ancak konum ırkçılık değil. Milliyetçilik değil. Biz buraya RAW Money in the Bank’ini konuşmaya geldik. Amaaan! Niye konuşuyoruz ki ? Ted DiBiase varken ne gerek var bu tür muhabbetlere.
MY DESTINY.. MY DESTINY.. NOT YOUR DESTINY ALBERTO. IT’S MY DESTINY!
Ted, ringe girer. Turnbuckle’lardan birinin üzerine çıkar ve oturarak düşüncelere dalar..